içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Pazar alışkanlıklarımız değişti mi?

 

Geleneksel kültürümüzde, Türkiye’nin her köşesinde pazarın yeri ve önemi çok büyüktür. Günümüzde kapalı alışveriş merkezleri, büyük marketler, gösterişli manavlar olmasına rağmen semt pazarları canlılığını koruyarak ayakta durmaya devam ediyor. Sokak alışveriş kültürü’ nün doğal merkezidir pazar yerleri. Her türlü sesi, rengi, kokuyu içinde barındıran büyük küçük her yaştan insanın uğrak yeridir. Yaşadığımız coğrafyada pazar kültürü hemen hemen her evin vazgeçilmezidir. Özellikle küçük Kasabalar ’da, insanların buluşup selamlaştığı, sohbet ettiği, bir şekilde sosyalleştiği yerlerdir.

 

Ben de geleneksel kültürümüzü özümseyenlerden biriyim. Mümkün oldukça pazar alışverişini yaparım ve Cuma günleri kurulan Bodrum Pazarı’nı tercih ederim. Pazarlardaki rengin, ahengin büyüsüne kapılır, satış tezgâhlarından gelen eşsiz kokuları içime çekmeye bayılırım. 

 

Bodrum’da yaşayanlar iyi bilir, haftanın her günü farklı mahallelerde sebze pazarı kurulur. Bodrum Pazar yeri yeterince  büyüktür aslında.  Normal zamanda çok da kalabalık olur. Bu hafta Bodrum pazarında, hem alışverişimi yaptım, hem de merak ettiğim bazı sorulara cevap aradım.

Covid19 tedbirleri çerçevesinde,  

Bodrum pazarında ve bizim alışkanlıklarımızda neler değişti?

Yılbaşı üzeri fiyatlar nasıl?  Pazaryeri kalabalık mı?

Müşteriler ve pazarcılar önerilen tedbirleri uyguluyor mu?

Halk ne düşünüyor?  Pazarcı ne düşünüyor?

 

İçişleri bakanlığının genelgesi doğrultusunda Pazarlara ilişkin alınacak tedbirler kapsamında Belediyeler tarafından doğrudan hizmet sunumu başta olmak üzere çeşitli düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemeler mevcut pazaryerinin genişletilmesi, satış yerlerinin belirlenmesi, satılan ürünlerin tüketici ile temasının engellenmesi amacıyla doğrudan pazarcı esnafı tarafından hijyen kuralları çerçevesinde hazırlanıp satışa sunulması, maske eldiven kullanımı, alışveriş esnasında sosyal mesafe kurallarına uyma… vb.

 

 

Bodrum pazarı kurallara uygun mu?

 

Bodrum Belediyesi bazı tedbirler almış Bodrum pazarında. Pazaryerinin altı adet  giriş- çıkış kapısı olmasına rağmen kontrol sağlamak için sadece iki giriş- çıkış kapısı kullanılıyor. Zabıtalar ateş ölçerle alışverişe gelen müşterileri kontrol ediyor. Fakat giriş ve çıkış sadece iki noktadan oluştuğu için yoğunluktan dolayı ister istemez sosyal mesafe kuralları ihlal edilmiş oluyor. Otopark çıkışındaki girişteki köftecide sipariş bekleyenlerin kuyruğu eklenince bu kalabalığa durum vahimleşiyor. Bu nedenle dikkatli davranmak vatandaşa düşüyor.

Pazar esnafı haftalık dönüşümlerle tezgahını açıyor, böylece tezgahlar arasında mesafe genişlemiş oluyor. Tezgahların etrafı bantla çevrili. Belirli aralıklarla maske-eldiven kullanımı konusunda anonsla uyarı yapılıyor. 

Pazar yerinde sebze meyve tezgahları ve baharatçıların yanı sıra, “Köylü Teyzeler” diye adlandırdığımız, elleriyle yaptıkları ürünlerini, otlu böreklerini, dolmalarını, sarmalarını, yöresel tatlılarını, yöresel ekmeklerini, tarhanalarını, eriştelerini… Sergiledikleri tezgahları da görebilirsiniz. Peynirciler, Zeytinciler, çiçekçiler gibi çeşitli tezgahlar da mevcut. Arz ve talep meselesi, kim ne satmak istiyor kim ne almak istiyorsa taze ürünü marketten ya da manavdan daha uygun fiyata satın alma zevki var sonuçta.

Bodrum pazarlarının en önemli özelliği, üreticiden direk tüketiciye ulaşan ürün çeşitliliği. Civar köylerde, kendi tarlalarında yetiştirdikleri sebze ve meyveleri ayağımıza kadar getiriyor olmaları hem gözümüze seyir zevki veriyor hem de sağlıklı beslenmemize fırsat yaratıyor. 

Fiyatlar tezgahlar arası farklılık göstermiyor. Mevsim harici sebzelerin fiyatlarının el yakıyor olmasına rağmen, her keseye hitap edebilecek fiyatlarla haftalık mutfak ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.

 

 


Pazar esnafı ne diyor?

 

Pazar esnafı, bazı müşterilerin kurallara uyma konusunda direnç gösterdiğini ifade ediyor. “Müşteriler eski alışkanlıklarına devam etmek istiyor, ürünlere dokunmak, seçmek istiyorlar. Eldiven kullanmıyorlar. Bazen tezgahın önü kalabalık oluyor, sosyal mesafe kurallarına uymuyorlar. Uyardığımız zaman satış yapmak istemiyorsan almayız. Başka tezgaha gideriz… Gibi tavırlarla karşı karşıya kalıyoruz.” diye serzenişte bulunuyorlar.

 

Vatandaş ne diyor?

 

Alışveriş esnasında karşılaştığım Bodrumlulara Bodrum pazarı hakkında ne düşündüklerini sordum. Mutfak ihtiyaçlarını daha ucuza, direk köylüden taptaze almak için pazara geldiklerini fakat virüs tehlikesinden çok korktuklarını söylediler. Girişteki yoğunluğun tehlikeli olduğunu, Belediyenin daha fazla zabıta görevlendirmesi yapması gerektiğini, iki kapı daha açması gerektiğini, o zaman yoğunluğun azalacağını düşündüklerini söylediler. AVM’lerde HES kodu uygulaması olduğunu, pazarlarda da bu uygulamanın kullanılması gerektiğini söylediler...


Pazar alışkanlıklarımız değişti?

 

Bu hafta pazarın çok kalabalık olmamasına rağmen, kapılardaki yoğunluk benimde gözümden kaçmadı. Tanıdığım çoğu insanın virüs endişesiyle pazar alışkanlığından vazgeçti. Dünyayı etkisi altına alan salgının hayatımızın her alanına etki ettiğinin yaşayarak farkına varıyoruz. Toplum bilinciyle hareket etmemiz gerekir. Kendimizi de sevdiklerimizi de düşünmek zorundayız. Kurallara uymak hepimizi kazançlı çıkarır.

 

“Gel ablacığım seç al ya da tadına bak! Denemeden alma!” Gibi klişe sözleri duyarak pazarın içinde dolaştığımız günleri özlemedim diyemeyeceğim. Bu sözler pazarın ahengi içerisinde olmazsa olmazlar çerçevesindedir benim için. Tezgahta bulunan peynirin ucundan bir parça, kürekte uzatılan zeytin, mandalinadan bir dilim, ayvanın kenarından bir parça,   yazın sıcağında kesmece bunlar diyen satıcının bıçağın ucuyla uzattığı karpuzun göbeği…    Pazar alışverişinin cilveleri değil midir? Hepimiz o kadar ürktük ki, bu masum ritüelleri bile yapmayı, Pazar alışkanlığımızdan bile vazgeçer olduk.   

 

Yaşadığımız zor günlere rağmen ihtiyaçlarımızı almak zorundayız. Şahsen kapalı mekanlarda alışveriş yapmak yerine açık alanlarda alışveriş yapmayı tercih ederim. Tabii ki herkes kendinden sorumludur. Ben salgın tedbirleri çerçevesinde pazara gitmeye devam edeceğim. Böylece hem yerel üreticiye destek verebilirim, hem de en tazesinden mutfak ihtiyaçlarımı karşılayabilirim.

 

Sevgi ve Dostlukla…

AYSER ÖZBULUT

Bu yazı 12337 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum